Bilkent Üniversitesi’ndeyiz…

Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener, Bilkent Üniversitesi’nde Atatürkçü Düşünce Topluluğu’nun düzenlemiş olduğu programda öğrencilerin sorularını cevapladı ve taleplerini dinledi.

Genel Başkanımız Meral Akşener Bilkent Üniversitesi’nden Atatürkçü Düşünce Topluluğu öğrencisinin sorularını yanıtladı.

Genel Başkanımız sayın Meral Akşener; ‘’2023 seçimlerinde ya da olası bir erken seçimde Ak Parti’nin seçim kazanacağını düşünüyor musunuz?’’ sorusuna; ‘’Bugünün şartlarında Cumhur İttifakı’nın seçimi birincilikte bitirebilmesi mümkün görünmüyor. 24 aydır esnaf geziyorum. Esnaf dükkânlarının içinde pek çok insanla karşılaşıyorsunuz. Sadece esnafla değil. İlk başladığımda kırılgan bir ekonomi vardı ama bugünkü gibi değildi. Ak Partili olan arkadaşlarımız; ‘Allah reisimizden razı olsun.’ derdi. Bugün aynı şey değil. Tam kapıdan çıkarken; ‘’Abla bir gelir misin?’ diyorlar. Gerçekten son derece akıllı, mantıklı eleştiriler, talepler, tavsiyeler başlıyor. Şimdi; ‘Ya abla, reisin yanında olsana. Onu koru.’ diyorlar. Bugün kameraya bakıp canının yanmasını anlatıyor insanlar. Laf olsun diye söyleyemiyorum. Bugünkü şartlar devam etsin. Seçim alamayacaklar ayrı. Ama nasıl bir sonuçla karşılaşacaklarını ön görebildiklerini zannetmiyorum. Seçimi kazanmaları mümkün görünmüyor.’’ diye cevap verdi.

Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener; ‘’Demokrasi getireceğini iddia eden pek çok insan makamlarında kalmaya devam etti. Partiniz iktidara geldiğinde böyle bir şey yaşanmayacağına dair söz verebiliyor musunuz? Yozlaşma fark ettiğiniz zaman müdahaleniz nasıl olacak?’’ sorusuna; ‘’Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz. 27 yıldır aktif politika yapıyorum. Hakkımda pek çok şey söylenmiştir. Olumsuz pek çok yorum yapan da vardır. Hüküm cümleleri de olmuştur. Ama iki şey söylenemez; biri para zarfı, ikincisi de nepotizm. Nepotizmin dışında olursanız diğer dediklerinizi engellersiniz. Bugün ben 43 yaşında olsam partimin Genel Başkanı olarak; ‘Önümde uzun yıllar var.’ derdim. Çok uzun yıllar aktif politika yaptım. Bilumum akrepler beslidir. Yani hırs anlamında söylüyorum. O nedenle bu kurala uyacağım.’’ cevabını verdi.

Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener; ‘’İktidar olduğunuzda mülteci sorunuyla alakalı neler yapmayı düşünüyorsunuz?’’ sorusuna; ‘’Mültecilerin sayısı çok yüksek. Bizim gibi ülkeler geçiş noktası, Türkiye hendek oldu. 5 milyon insan hiçbir ülkenin kaldıramayacağı kadar fazla bir sayı. Esad’la oturup anlaşılacak. Gençleri ittiren düşmanca bir dil var. Sizden rica ediyorum, bu pis dile düşmeyin. Bu devleti yönetenlerin işidir. Bu işin bir sorumlusu var. O da bugünkü hükûmettir. Biz iktidara geldiğimizde o insanları ülkeleriyle anlaşarak geri göndereceğiz.’’ dedi.

Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener; ‘’Ekonomi problemli bir noktada. İktidar olursanız ekonomiyi düzeltmek için atacağınız adımlar neler olacak?’’ sorusuna; ‘’Çok iyi bir ekonomi kadrosuyla çok iyi çözümleri ürettik. Ama asıl önemli olan Türkiye’nin kaynakları var. İnsan kaynağı var. Türkiye’de israf çok, yolsuzluk ve kayırmacılık var. Dış politikada bir tuhaflık var. Bu coğrafyayı ekonomik coğrafya olarak tanımlıyoruz. Dövüşmek yerine alışveriş yapsak. Bipolar bir dış politika anlayışı var. Herkesle itişiyoruz. 24 aydır geziyorum. Köy bitmiş, zincir marketler köylerde şube açmış. Yoğurdu parayla alıyor insanlar. İlçelerde yaşayana köyden gıda gelmiyor. Geri gidiş var. Ben bir çiftçi ailesinin kızıyım. Bu sene hem kuraklık vardı hem gübre çok pahalı. Buğday ekerken gübre atamadı. Gıda güvenliği artık millî güvenlik meselesi hâline geldi. Çatlayacak buğday. Şu anda üreyi attıkları takdirde bedava verin çiftçiye bari onu atsın. Buğdayı dün İtalya’dan, Ukrayna’dan alıyordunuz. Bugün alabilecek misiniz? IMF’ye gitsen ne olur gitmesen ne olur? Zaten imkânsız. Doğru da değil. Ama üretim teşvik edilmeli. İsraf kesilmeli, KÖİ’lerle yeniden masaya oturulmalı.’’ dedi.

Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener; ‘’Gençler mevcut ekonomik şartlarda ümitsizler. Bu ülkeye bir şeyler katmak isteyen gençlere tavsiyeleriniz neler? Biz ne yapmalıyız?’’ sorusuna; ‘’Çok ahkam kesiliyordu size. ‘Yapmak lazım’ sözüne gıcık oluyorum. Siz gençlerin ortak noktası; umutsuzluğunuz, hayal kuramamanız,  ülkenizi sevmeniz, aranızda oculuk-buculuk yok. Bize örnek olmalısınız. Fakat çabuk vazgeçiyorsunuz. Vazgeçmeyin, ülkenizden vazgeçmeyin. Bütün anne ve babaların tek korktukları sizsiniz ve sevgisini talep ettikleri tek kişi de sizsiniz. Onlar üzerinden bu ülkeye şans verin. " cevabını verdi.